Türkiye’de 100 Yıl Sonra Yeniden Ortaya Çıkan Bir Cumhuriyet Nesli Var.

Siyaset - 12/11/2022 10:12:00
Paylaş:

Genel Başkan Meral Akşener 12 Ekim Çarşamba günü TBMM grup toplantısında;

 

İktidarının 20’nci yılı biterken sayın Erdoğan’ın yaşadığı ilginç aydınlanmaya,

Ak Parti’nin yolsuzlukla mücadele karnesine,

Yolsuzluğu halletmeye niyetli olanların samimiyetine,

Vatandaşımızı mutfaktan, pazardan, marketten kısacası tüm hayatından eden çeyrek ekonomist ve küsurattan ibaret kadrolarına,

Enflasyonun nasıl düşeceğine ilişkin çözümlerimize,

“Dezenformasyonla Mücadele” adıyla pazarlanan utanç verici sansür yasasına,

Türk Devleti’nin kerim yönetim anlayışından nasiplerini alamayanlara,

Sayın Erdoğan’ın aşağılık heveslere kapılmakla suçladığı, yurt dışında yaşayan ve yurt dışına gitmek isteyen gençlere,

Cumhuriyet neslimize,

Gördüğümüz, duyduğumuz ve bildiğimiz tüm acı gerçekleri değiştirebilmek adına gençlerden isteğine dair görüşlerini paylaştı.

 

 

İyi parti Genel Başkanı Meral Akşener 12 Ekim Çarşamba günü TBMM grup toplantısında;

İktidarının 20’nci yılı biterken sayın Erdoğan’ın yaşadığı ilginç aydınlanmaya ilişkin; ‘’Bay Kriz; rüşveti, yolsuzluğu, yoksulluğu engellemenin hazırlığı içindeymiş. Ne zaman? İktidarının 20’nci yılı biterken… İnsan rakibi de olsa muhataplarında biraz ciddiyet, biraz da zekâ arıyor… Ama maalesef bulamıyoruz. İnanın, İYİ Parti olarak bu vasatlıktan çok dertliyiz. Bay Kriz bundan 20 yıl önce iktidara gelirken; ‘3Y’nin yani yolsuzluğun, yoksulluğun ve yasakların olmayacağı bir Türkiye inşa edeceğiz.’ demişti. Hatta sonraki yıllarda da bunu başardıklarını iddia etmişti. Yani bu arkadaşımız 20 yıl sonra bugün aslında; ‘Başaramadık.’ diyor. ‘Türkiye’de yolsuzluk var, yoksulluk var, yasaklar var.’ diyor. Yani aslında bu sözler bir vaat değil, apaçık bir itirafıdır. Günaydın sayın Erdoğan! Sabah şeriflerin hayrolsun. 20 yılın sonunda yaşadığın bu ilginç aydınlanma için seni yürekten kutluyorum.’’ diye konuştu.

 

 İyi parti Genel başkanı Meral Akşener, Ak Parti’nin yolsuzlukla mücadele karnesine ilişkin; ‘’Bu yılın başında Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından bir rapor yayınladı. O rapora göre Türkiye yolsuzlukla mücadelede son 10 yılda 180 ülke arasında 96’ncı sıraya düştü. İşte size Ak Parti’nin yolsuzlukla mücadele karnesi… Peki şaşırıyor muyuz? Maalesef şaşırmıyoruz. Çünkü kendi bakanlığına eşi üzerinden alım yapan bakan bunlarda. Borsa spekülasyonlarıyla milyonlarca dolarlık servet edinen partililer de bunlarda. Her ihaleden komisyon alanlar da bunlarda. Sizce devri iktidarlarında ihale yasasını, 192 kere değiştiren ve 5’li çete gibi bir kavramı hayatlarımıza soka bir zihniyet yolsuzlukla mücadele edebilir mi? Elbette edemez. Nokta.’’ dedi.

 İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yolsuzlukla mücadele etmek adına; ‘’Neymiş? Yolsuzluğu engelleyecekmiş… Ben lafa değil, icraata bakarım. Eğer zerre samimiysen biz sonuna kadar varız. Buyur, hodri meydan! Hatta sen hiç zahmet etme, yorulma… Bütün milletvekillerine ne talimatı veriyorum? Yolsuzlukla mücadele için yasa tekliflerinizi bir bir Meclise getireceksiniz. Madem yolsuzluğu halletmeye niyetlisin; o zaman ne kadar samimisin görelim bakalım. Biz varız. Teklifimize; ‘’Evet’’ deyin, destekleyin. Gelin yolsuzluğun üzerine birlikte gidelim. Ama daha önce defalarca yaptığınız gibi; kürsülerden atıp atıp, iş sözü tutmaya geldiğinde yine arazi olacaksanız olmaz. Onun için şimdiden uyarıyorum. Millete; “Yolsuzluğu çözeceğim” diye vadedip yasa tekliflerimize hayır oyu veren yalancıdır, utanmazdır, yüzsüzdür. Haydi bakalım, hodri meydan! Çöz de görelim sayın Erdoğan!’’ diye konuştu.

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, enflasyonun nasıl düşeceğine ilişkin; ‘’Hani ‘Çözümleri konuşalım’ diyorsun ya bak, şimdi sana enflasyonu nasıl düşüreceğini tane tane özetleyeceğim. Belki biz başa gelene kadar bir kısmını uygularsın da milletimiz bir nebze olsun nefes alır. Ne de olsa İYİ Parti’nin çözüm önerileri mirî maldır, isteyen istediği kadar kullanabilir… Sayın Erdoğan her şeyden önce; enflasyonu düşürmek için sadece para politikasına bel bağlayıp bütün konuyu Merkez Bankası ekseninde değerlendirme. Merkez Bankası’nın yönetimine liyakatli kişileri atayıp bağımsızlığını yasal teminat altına al. İşine de daha fazla karışma. Merkez Bankası’nı serbest bırak. Sonrasında Fiyat İstikrarı Komitesi’ni Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın koordinasyonundan çıkarıp organizasyon değişikliğine git. Damadının getirdiği yabancı para ve altın üzerinden, iç borçlanma stratejisine bir an önce son ver. Kamu harcamalarına, disiplin getirip enflasyonu arttırıcı vergileri düşür. Zaten KÖİ’lerin getirdiği mali yükü azaltırsan enflasyona yol açan vergileri de arttırmak zorunda kalmazsın. Bu kadar basit.’’ diye konuştu.

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener Sansür Yasası’na ilişkin; ‘’Ak Parti iktidarı yüzünden millet iradesinin tecelligâhı olan Yüce Meclisimiz, milletimizin iradesine karşı yapılan büyük bir ayıba şahitlik ediyor. ‘Dezenformasyonla Mücadele’ adıyla pazarlanan utanç verici sansür yasasının maddeleri maalesef birer birer geçiyor… Bu kahredici istibdat yasasına el kaldıran her bir kişiyi, vekili oldukları aziz milletimizin vicdanına havale ediyor ve buradan açıkça ilan etmek istiyorum. Ne yaparsanız yapın, hakikati yalanlarınızla değiştiremeyeceksiniz. Ne yaparsanız yapın; bu milleti susturamayacak, bastıramayacak, sindiremeyeceksiniz. Ne yaparsanız yapın; korkuyla, baskıyla, yasaklarla bu ülkeyi yönetemeyeceksiniz.’’ diye konuştu.

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, son yıllarda gençlere ilişkin her seferinde kuşak kavramının gündeme gelmesine bağlı olarak; ‘’Cumhuriyetimizin o zor günlerinde elde avuçta hiçbir şey yokken gençlerini okuyup dönsünler, vatanlarına hizmet etsinler diye; ‘Sizi birer kıvılcım olarak gönderiyorum; alevler olarak geri dönmelisiniz.’ diyerek yurt dışına yollayan bir devlet, bir Cumhuriyet vardı. Ne yazık ki bugün milletin birikimleriyle okuyup en iyi okullardan mezun olan gençlerimizi içeri tıkmak için her bahaneye başvuran; hapsedemediklerinin de vatanlarından gitmesi için uğraşan devlet postuna bürünmüş zavallılar var. Ancak nasıl ki o gün dünyanın sessizliği karşısında Türkiye’de konuşan, savunan ve inanan bir Cumhuriyet nesli çıktıysa; bugün de dünyanın Z kuşağı dediği ama aslında Türkiye’de 100 yıl sonra yeniden ortaya çıkan bir Cumhuriyet nesli var. Bu nesil Cumhuriyetini her daim ve herkese karşı sahiplenen; fikri hür, vicdanı hür yaşamak isteyen, al bayrağının gölgesinde huzur bulmak isteyen bir Cumhuriyet nesli. Bu nesil; bir kadına şiddet davasını takip ederken en derin öfkeyi, içimizi yakan bir orman yangınında en derin acıyı, Atatürk’ümüzün günümüze uyarlanan bir görseli karşısında en derin mutluluğu yaşayan bir Cumhuriyet nesli. Bu nesil birbirini sınıflandırmayan, bölmeyen, ayrıştırmayan farklı görüş ve fikirlerde olsalar dahi devletlerini ve milletlerini içinde bulunduğu durumdan kurtarmak konusunda hemfikir olan önyargısız bir Cumhuriyet nesli.’’ diye konuştu.


Toplam Yorum(0)
Bu habere henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yapmak ister misin?

Yorum Yap

Aday veya Haber Öner